26 Aralık 2015 Cumartesi

ANNE

Tut beni anne, tut kalbimden ,
Gitmek istemiyorum ellerinden,
Okşa saçlarımı ellerimi tut,
Korkuyorum hayatın bu pis yüzünden.

Uyut beni anne , bir ninni oku
Dinlemek istiyorum güzel sesinden.
Üzerimi ört ,gizle beni tüm korkularımdan .
Yüreğimi ferahlat anne bana dua et güzel gönlünden.

Göz yaşımı sil anne ellerinle sil.
Daha güzeli yok ekmek kokan ellerinden.
Uyut beni anne dizinde ama büyütme lütfen,
Büyümek kötü bir şeymiş hiç söylemedin sen.

Sar beni anne sıkı sıkı sar,
Üşürüm sen bana sarılmaz isen.
Öp beni anne eskiden olduğu gibi,
Acıyan yerimden tam yüreğimden.







23 Aralık 2015 Çarşamba

GİDEMİYORUM

Kızıyorum ulan her gün kendime
Nefret doluyor içimde şu işe yaramaz herife
Yeter artık ettiğim kendime ve herkese
bunca yıl koştum işe yaramaz hayaller peşinde

Nefret ediyorum kendimden ,bir gün bir şair olma hayalimden,
Ve bir gün  bir şairin dünyayı değiştirmesini beklemekten
ve yoruldum kuruduğum her hayal için sabretmekten
Üç kuruş etmez hayallerimden iğreniyorum

Peki tamam anladım umut olmazsa  olmaz
Umut ettikçe gerçekte tutunamıyorum
Şairlere yakışır bir hastalıktan ölmek isterdim eskiden
Anladım ki ölmeyi isteyince de ölemiyorum

Ruhum sığmıyor şu etten kafese
Ölüm diyemiyorum ve ölemiyorum
Şimdi limanda rotasız bir gemide olmayı isterdim
Gitmekte hayallerime dairdi ama gidemiyorum

18 Aralık 2015 Cuma

YOKLUK

Ne ölmektir acı olan
Nede ayrılıktır.
Ölüm ilahi bir hakikat,
Ayrılık ise hayatın olmazsa olmazıdır.

Gidişler acıtmaz kalanın canını,
Gitmek acıtmaz aslında gideni,
Ölüm öldürmez kalanı,
Ölüm sonudur imtihanın biraz acıtır ölenin canını.

Bir hakikat vardı bir zamanlar adına sevgi denen.
Bir gerçek vardı adına yokluk dediğimiz.
İşte bütün suç bu iki kavramın.
Dökülen gözyaşının olası faili işte bu duygular.

Ölüm ağlatmaz kalanı
Gitmesi yakmaz o kadar canını
Yokluğa ağlar insan ,
İhtiyacı olduğunda bulamamaktan korkar.
Hiç bir şey değil onun yokluğu yakar.


26 Kasım 2015 Perşembe

BUHRAN

Güneş her sabah doğarken,
Ben karanlığa uyanıyorum.
Hayat su gibi akarken,
Ben çırpındıkça boğuluyorum.

İnsanların mutluluğuyla mutluydum eskiden
Şimdi hiçbir şeyden mutlu olamıyorum
Tükenmekte olan onca şey varken
sıfırdan başlayamıyorum

Yollar kucağını açmış beklerken
Kendimden kaçamıyorum
Ve ölümü özlerken bir şair gibi
İnan bana ölemiyorum

BEKLİYORUM



Kayboldum...
Yolumu bulamıyorum.
Kalabalıklar içinde tek yaşıyorum.
Laf olsun diye konuşup , dinliyorum.

Aklım sanki yerinde değil.
Dalıp dalıp uzaklara gidiyorum.
Kalbimi muhasara altına alınca gerçekler.
Ancak bir hayal kurunca kaçabiliyorum.

Hap malup olmuş bir komutan gibiyim.
Kavga edecek mecalim kalmadı artık.
Bir dar ağacı,bir yağlı urgan ve
Kendime ihanetten yargılanacağım bir mahkeme
Bekliyorum.

9 Mayıs 2015 Cumartesi

BEN HİÇ ŞAİR OLAMADIM

Kimse görmüyor gözlerimdeki çığlığı,
Anlamıyor insanlar dinmek bilmeyen yakarışımı,
Kimselerimi çokluğunda kimsesizim,
İnan bu kalabalıkta ben hiç kimseyim.

Yüreğimde çok şiir biriktirdim,
Ben sevdiğim her şeyi sonsuz sevdim,
Ama hiçbir mısra şair olmama yetmedi.
Belki de kalbim sevdiğini sanıp ta sevmedi.

Sözlerim taş kesilir benim , söyleyemem ;
Kalemimin mürekkebi akmaz olur kağıda,
Yüreğimden kağıda aracılık etmesi gerektiğinde,
Belki de ben hiç şiir yazamadım her deneyişimde .  

6 Mayıs 2015 Çarşamba

NİSAN

Yine bir nisan gitti hayatımdan
Nisanların gelmesini de hiç istemedim gitmesini de
Hüzün ciğerlerime işler benim
Nisan yağmurları geldiğinde

Her ilkbaharda yeni bir hayat gülümser bana
Yeni şeyler olsun umut ederim
Ama çiçek açamam ben
Bu yüzden hep toprakta beklerim

Bak bir nisan daha gitti hayattan
Daha görecek kaç nisan kaldı ki
Umut edecek ne var mesela umutsuzluğa karşı
Kaç hayalim daha kırılır  acaba
Ne kadar sürer ömrümün nisan olamayan kışı